Dönüşüm zamanlarında sessiz kalarak veya “ya bizimle hareket edersin ya da bu ekibin parçası değilsin” tavırlarıyla kolektif bir katılım sağlayamazsınız. Herkese uyan tek bir çözüm yaklaşımı da gerçek anlamda bir katılım sağlamaz. Değişim zamanında gerçek değişimin çalışan bazında birer birer gerçekleştiğini anlamanız gerekir.

Değişim zamanlarında kolektif katılım yaratmak için, insanların şeffaflık, çalışanların motive edilmesi, işbirliğini teşvik eden ve açık diyaloğa imkân veren bir şirkette çalıştıklarını hissetmeleri gerekir. Kimi zaman liderler, çalışanların da çalıştıkları şirkete duygusal olarak yatırım yaptığını unutuyor.

Çalışanların şirket kararlarının bir parçası olmadığı anlaşılıp, kabullenilse de, bir noktada bu süreç içindeki yerlerinin onaylanması ve dikkate alınması gerekir. Onun yerine birçok şirket tüm çalışanların verilen kararlarla ve yapılan duyuruyla hemfikir olmasını bekliyor. Çoğu zaman liderler zamanından önce davranarak, değişimi kendi kabullenmeleri ve çalışanların kabullenmeleri arasındaki gecikme süresini unutuyorlar.

Aşağıda her liderin değişimin büyük ya da küçük olması fark etmeksizin uyması gereken bazı basit ve pratik kurallar sıralanmıştır:

• Liderler, derin bir nefes alıp çalışanlarınızın duygularının normal seyrini izlemesine izin verin. Biraz sabır ve anlayış sayesinde büyük yol kat edebilirsiniz.

• Liderlerin mesajlarını dikkatli olarak oluşturumaya zaman ayırması ve liderlik takımının her bir üyesinin bu mesajı algıladığı gibi iletirken tutarlı olması gerekir. Eğer her bir üye net değilse, mesaj iletilirken karışıklık ve yanlış anlamalar ortaya çıkabilir.

• Liderler görünür olmalı ve takımın önemli üyelerinle iletişim halinde olmalı ki, süreçte ve alınan kararlarda insanlar kendilerini önem derecesi düşürülmüş olarak hissetmesin.

• Liderlerin şeffaf iletişim kurması gerekir. İyi ya da kötü haberleri, bilgileri kendinizi nahoş hissettiğiniz için gizleyip, allayıp pullamayın ya da geciktirmeyin, insanlar gerçekleri bilmek istiyor.

• İnsanların nabzını yoklamak istiyorsanız ofisten dışarı çıkıp onların yanına gidin. Anlaşıldığınızdan emin olmak için onlara soru sorun; başka sorularınız var mı?, gönderilen e-postayı anladınız mı?, başkanın notu hakkında ne düşündünüz, bu konu ve kariyerinize olan etkileri hakkında daha fazla konuşmak ister misiniz?

• Susun ve dinleyin. Zamanınızın %30’undan fazlasını konuşarak geçiriyorsanız, dinlemiyorsunuz demektir. İnsanlar doğru soruları sorduğunuzda ve kesmeden onları dinlediğinizde sizinle öyle çok şey paylaşabilir ki, hayret edersiniz.

• Şirketin gelecek vizyonunu açık ve net bir şekilde anlatın ve takımın ve bireysel amaçlarla bağlantılandırın – herkese kendi rolünü anlamasını, mevcut duruma ve geleceğe dair kattığı değer ve rolü anlamasını sağlayın.